Türkiye-Ukrayna maçını yazarlar yorumladı

Dünya Kupası Elemeleri'nin 2. maçında Ukrayna ile 2-2 berabere kalan A Milli Futbol Takımı 2 puanla 3. sırada yer alıyor. Yazarlar da 2-0'dan geriden gelip sahadan 1 puanla ayrıldığımız mücadeleyi yorumladı.


SELÇUK DERELİ – SÖZCÜ
Her şeye rağmen Fatih Terim ve bu milli takımdan çok umutluyum. Terim'in Arda ve diğer futbolcular konusunda ne kadar haklı olduğunu bilsem de artık onları da affedip takımla kaynaştırarak yoluna devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. O futbolcular da gerekli dersleri çıkarmışlardır. Arda, Burak ve diğer oyuncuları da kazanmayı başarırsak, bu milli takım Dünya Kupası'na katılma yolunda önemli işler yapar. Konya'daki taraftarlarımız büyük bir coşku ile takımlarına destek verdi. Tribünler yine doluydu.


ILGAZ ÇINAR – AMKSPOR
Leverkusen’de 4-4-2 formasyonunda sol önde başarılı olan Hakan, Milli takımda aynı mevkide niçin sıradanlaşıyor? Ömer’i sıradanlıktan kurtarabilmek adına partneri kim olmalı? Emre Mor’un solo hücum performansı mükemmele yakınken, Ukrayna sol beki Sobol’un bitmek bilmeyen bindirmelerini nasıl açıklamamız gerekiyor? Ukrayna toplamda attığı 15 şutun 11 adedini bizim ceza sahamız içerisinden atarken, bizim attığımız 12 şutun 8 tanesinin ceza sahası dışından olması doğru oyunu oynadığımızın bir göstergesi mi? Yoksa kaos futbolu geri mi dönüyor?


ERMAN TOROĞLU – SABAH
Bakınız maç bittiği halde neler konuşuyoruz, neler yazıyoruz! Artık Türkiye’de bu rezilliği kimse istemiyor ve tasvip etmiyor. Emre Mor kabiliyetli bir oyuncu. Ama birisi ona hakemle fazla oynamamasını söylemeli. Daha da önemlisi frikik pozisyonu var. Sorumluluk alması güzel bir şey. Ama haddini aşması da iyi bir şey değil . Frikik ustası varsa kenara çelirsin. Aslında bu çocuk belki çok daha iyi olabilir. Ama milli takımdaki bazı ağabeyler-i nin davranışlarını, hareketlerini ve konuşmalarını görünce o da diyor ki herhalde “Ben de bir haltlar yiyeyim”. Ukrayna takımı aman aman bir takım değil. Standart bir takım. 10 üzerinden 8’lik oynamaları zor, ama 10 üzerinden 4’lük oynamaları da zor. 5 ile 7 arasında gidip gelirler. Bu tip demir perde gerisi takımları ne çok gözünde büyüteceksin, ne de küçülteceksin. Dün Emre Mor çok iyi işler yaptı. İkinci golü atan Hakan Çalhanoğlu iyi işler yaptı. Oyuna girdikten sonra Tolga Ciğerci de iyi işler yaptı. Caner de iyi oynadı ama yine kırmızı kart macerasıyla oynadı. O tarz tecrübeli bir oyuncunun artık kendine gelmesi lazım. Neredeyse futbolunun sonunda ama akıllanmıyor.


ŞANSAL BÜYÜKA – MİLLİYET
Lafı uzatmaya gerek yok… İlk yarıda saçma- sapan işlerle, yanlış dizilişle, yanlış tercihlerle Ukranya‘ya 2-0'lık üstünlüğü biz ikram ettik… İkinci yarıda yanlışların büyük bölümünden dönerek, hırsımızı ve enerjimizi bularak 2-2‘yi de biz yakaladık… Hani “kendim ettim, kendim buldum“ misali… Baktığınızda, ağır bir yenilginin altından kalkmak gerçekten önemli… Ama o ağır skora yakalanmak da milli takım adına çarpıcı biçimde düşündürcü…
Bu Ömer Toprak, Almanya liginin değeri 20 milyon euroyu aşan stoperlerinden biri olmasına rağmen, bizde her milli maçta nasıl olur da bir saçmalık yapar… Son maçında kırmızı kartla oyun dışı kalmıştı… Dün de bir aceminin bile yapmayacağı bir penaltıyı yaptı…


RIDVAN DİLMEN – SABAH
Sevimli bir çocuktan bahsetmek istiyorum, yani Emre’den… 90+2’de bir frikik oldu. 90+4’te atılandan 7-8 metre daha yakındı kaleye. “Ben atacağım, ben atacağım” diye topu kaptı, Hakan’ın yüzdesinin çok olduğu bir yerde… Muhtemelen hocanın sesi kısılmıştır, çıldırmıştır kenarda. Emre işgüzarlık yaptı. Hadi işgüzarlık ağır diyelim, çocukluğuna verdim ama futbol her yaş grubu için ciddi bir durum. Hakan için penaltı orası. Aman bir daha bulaşma.


ÖMER ÜRÜNDÜL – SABAH
Taraftar desteğine devam ediyordu ve de bir penaltıyla beraberliği sağladık. Hakemin verdiği bu karar da yanlıştı. Bu golün moraliyle büyük bir baskı kurduk ama galibiyeti bulamadık. Sonuçta kritik bir maçta maçı kazanamadık ama beraberliği kurtarmamız da bence kazanç oldu. Çünkü dün Ukrayna bizden çok daha iyi oynadı ve de iyi oynayan bir takıma karşı iki farklı skor dezavantajından geri dönüş yaptık. Emre Mor gibi önemli bir isme sahibiz. Yalnız hakeme itiraz huyundan vazgeçmesi gerekiyor. Benim günümüz futboluyla ilgili sık sık gündeme getirdiğim bir konu var. Futbolda saha içi düzeni çok önemli. Bizim ise bu konuda senelerdir gideremediğimiz sıkıntılarımız var. Bu tip sıkıntılar da herkesi olumsuz etkileyebiliyor. Dün geceki canlı örnek hep stoper sıkıntısı çekiyoruz dedik. Dün Leverkusen’in direkt oyuncusu Ömer ve Galatasaray’ın deneyimli stoperi Hakan bir aradaydı.


GÜNTEKİN ONAY-VATAN
Maçın başındaki planımız ve 11'imiz ne kadar olumsuzluklar ile dolu ise 2. yarı yaptığımız hamlelerimiz bir o kadar olumluydu. Fatih Terim'in değişiklikleri oyunumuzu yukarıya çıkartırken teknik adam olarak tecrübesiz olan Andriy Shevchenko'nun değişiklikleri 65 dakika iyi oynayan Ukrayna'yı adeta sahadan sildi.
Ayrıca pres yaparken de orta alanda saha ve adam paylaşımında ciddi hatalar yaptık. Ukrayna savunmasının önünde oynayan Stapenenko, santrforlarımız rakip stoperlere baskı yapınca savunmanın önünde çok rahat top aldı ve kullandı. Orta alanın merkezinde 1 kişi fazla oynayan Ukrayna, oyunun kontrolünü eline geçirdi ve 2-0'ı buldu. 3. gole de yaklaştı. İlk 45 dakika bizim adımıza olumlu olan tek şey 43'te bulduğumuz kornerden gelen gol ile soyunma odasına gitmek oldu.



ATİLLA GÖKÇE – MİLLİYET
Kâbus gibi değil, kâbusun ta kendisi… Hiç beklenmedik kötü bir oyun. Yanlış bir oyun… Daha otuz dakika dolmadan iki golle geriye düşmüşüz. Skor tabelasındaki düşüşten daha önemlisi, futbol seviyemiz yerlerde sürünüyor. İnsan isyan ediyor: “Bu ne biçim oyun, bu nasıl futbol, nasıl bir maç bu! Bunu da mı görecektik!”
Futbolda her şey görülebilir. Bu oyun öyle bir oyun… Hele kumar masasındaki gibi rakibe avans verircesine yanlış diziliş, yanlış taktik, yanlış adamların yanlış oyunlarıyla başlamışsanız göreceğiniz şey büyük bir yıkımdır, hayal kırıklığıdır… Hezimettir.
Neyse ki hatasını anlayan bir teknik direktör var kenarda. Bu bir anlamda Hoca'nın kendisiyle yüzleşmesi… Nerede hata yaptı ? Bunları saptayıp derhal onarıma geçmesi.


MEHMET AYAN-VATAN
KOCA ilk yarının özeti, genç oyuncumuz Emre Mor'un çalımlarıydı. Konya'da 2-3 kez heyecan üretti. Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'in ‘Rakibimizi iyi çalıştık!' dediği Ukrayna'yı hiç etüt edememişiz meğer. Yaldır yaldır geldi rakip oyuncular; teslim olduk. Ne hücumda ne savunmada bir ribaunt alabildik. 2 golle şoke olduk, Ozan Tufan ikinci yarıya umut taşıdı.
Ve kimse kendini kandırmasın! Alman hakem Manuel Grafe'nin a) Caner Erkin'i özellikle 2. yarıdaki olağanüstü kaşıntılarına rağmen atmaması b) bize ürettiği penaltı, bir puanı getirdi. Dersimizi çalışmadık. Pazar gecesi, planın soy kütüğü İzlanda karşısında bu ‘ders çalışmama' hezimete yol açabilir.