Gelmedin ya, eksildik!
Oysa fazlalaşacaktık bir ömür boyu ve hiç durmadan sevebilecektik birbirimizi. Şimdi sen gelmediğinde, ben eksildim, görmedin.
Hepsi bir düş olabilirdi, hepsi sadece koyu bir sevdaya giden yolda, tesadüf gibi gösterilmiş bir yol candaşlığının hayalinden ibaretti.
Gelmedin, onu bile beceremedik.

Başka bir yalnızlığa dönecek gücün, başka bir çift göze bakacaksın yine.
Benim de dilimde kırılacak belki birkaç küfür, sonra esip geçeceğim yine hayatın içinde.
O yüzden değerli olacaktı gelişin, hiç bitmemiş gibi başlayabilecekti aşkın hikayesi ve yeniden yazılacaktı belki kitabı sevdanın.
Gelmedin, eksildi kelimeler….

Samyeli tadında bir sohbet düşecekti belki soframıza, ben sana hikayeler okuyacaktım.
Sarılıp uzanacaktım başım göğsünde, kalp atışlarını dinleyecektim.
Bütün cümlelerimi yüreğime gömerek susmak geldi içimden, sussaydım en çok kalbime ayıp olacaktı.
Gelmedin, harfleri kustum...

Gelseydin, benim başka hikayeleri düşünecek zamanım olmayacaktı mesela.
ve hiçbir telefonu çevirmeyecekti elim.
Gelmedin, karıştık….

Dönüp gideceğim bir vakitte, sen sebebini hiç bilemeyeceksin belki.
Aklına gelirse sormak neden diye, hatırla olur mu?

Sen dün gelmedin ya, işte biz tam o anda bittik!