Efendiler! Anayasamız (Teşkîlât-ı Esâsiye), milletin tamamiyle isteklerini ve Meclis’in yapısını ve gerçek şeklini gösterir bir kanundur. Bu kanun var olmasaydı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yüce yapısı hakkında dünya hiçbir kesin fikir edinemeyecekti ve düşmanlarımız buna çalışmışlardır. Yüce Heyetiniz’in geçici kuralsız, hiçbir şey temsil etmeyen bir heyet olduğunu göstermek için çok çalışmışlardır.



Teşkilat-ı Esasiye Kanunumuz, bütün bu kötü fikirleri alt üst edecek bir kanun olarak ortaya konmuştur.



Bugün İstanbul’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ve bunun hükûmetinin değer ve anlamını yok etmek, iptal etmek için çalışanların tamamı Teşkilat-ı Esasiye Kanunumuzu iptal etmeye çalışmaktadırlar. Bugün Londra’da varlığını ispat eden delege heyetimizin bütün gücü, bütün kuvveti ve temsil yetkisi, Teşkilat-ı Esasiye Kanunu sayesindedir. Bundan dolayı, bu kanunu bozmaya çalışmak, bence bugün için memleket ve millet yararına ve Yüce Meclis’inizin kanun yapmasına darbe vurmaktır. Bundan başka birçok arkadaşların dediği gibi beş aydan, altı aydan beri, gizli, açık, özel oturumlarda bu söz konusu ve tartışma konusu olmuş, komisyonlarda geniş ve derin olarak araştırılmıştır. Bundan sonra yine bir yüce gaye ile daha beş, on gün önce kesin karara varılan bir kanunu bozmak için tekrar başvurmak kanunen uygun değildir. Böyle bir başvuruyu Başkanlık makamının kabul etmesi zaten hatadır. Onun için öneriyorum: Bunun için bu, burada söz konusu, konuşma olmasın. Bu bile zarardır.



Mustafa Bey kardeşimiz bilmem hasta mıdır nedir? Bunun değiştirilmesi için on keredir başvuruyor ve ilk başvurusunda bu zaten reddedildi. Reddolunduktan sonra nasıl tartışılır? Bu tartışma zararlıdır. Arkadaşlar, tam bir içtenlikle, tam bir ciddîyetle bildiririm. Bu söz konusu ve tartışma olamaz1 (konuşma yeterli sesleri).



Mustafa Kemal Paşa (Ankara)- Bu mesele Meclis’te bile söz konusu olamaz. Meclis’in görevi Teşkilat-ı Esasiye Kanunu değiştirmek değildir. Heyet-i Vekile Kurulu’nun görev ve yetkisini belirlemektir.