Büyümenin en hızlı olduğu bebeklik döneminde beslenme ayrı bir önem taşır. “Beslenme, yaşamın her döneminde önemlidir. Büyümenin en hızlı olduğu bebeklik döneminde beslenme ayrı bir önem taşır” diyen Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Yüksel Aksoy, 0-1 yaş bebek beslenmesi konusunda bilgi verdi. Doğumdan iki yaşın sonuna kadar olan bu dönem, büyüme gelişmenin en hızlı olduğu yaşama sağlıklı başlangıç için en önemli dönemdir. Çocukluk çağı hastalıklarının en önemli ölüm nedenlerinden biri olan büyüme geriliği, bazı vitamin eksiklikleri ile ishaller en sık 0-2 yaş grubu çocuklarda görülmektedir. Bu dönemde oluşan büyüme geriliğinin 2 yaş sonrasında düzeltilmesi oldukça güçtür. Bu sebeple süt çocuğunun beslenmesi ile ilgili alışkanlıkların bu dönemde kazandırılması ve annelerin bilinçlendirilmesi çok önemlidir.

YENİ DOĞAN BEBEK İÇİN EN İDEAL BESİN



Yeni doğan bir bebek için en ideal besin anne sütüdür. Anne sütü bebeğin sağlıklı olması, tüm besin öğeleri ihtiyacını karşılaması, kolaylıkla sindirilebilmesi ve enfeksiyonlara karşı koruması açısından yeri doldurulamaz bir besindir. 2 yaşına kadar bebeğinizi emzirmeye devam edebilirsiniz. Anne sütü bebeğin tüm besin ihtiyacını ilk 6 ay tamamen karşılamaktadır. Bu süre içinde ek besinler ilave etmeye ihtiyaç yoktur. Ancak altıncı aydan sonra, anne sütü alan bebeklere ek gıdalar başlanmalıdır. Böylece bebeğinizin diğer besinlerle de tanışmasını sağlayıp, sağlıklı ve dengeli gelişimine katkıda bulunmuş olacaksınız. Bebeğin yalnızca anne sütüyle beslendiği ilk 6 aylık dönemde, su kaybına yol açan hastalık halleri dışında su verilmesine de ihtiyacı yoktur çünkü bebeğiniz anne sütünden bu ihtiyacını karşılamaktadır (Anne sütünün yaklaşık %90'ı sudur.) Eğer, ishal gibi mutlaka su verilmesi gereken bir durum söz konusuysa, kaynamış ve sonra soğutulmuş su verilmelidir.

ANNE SÜTÜNÜN FAYDALARI

Anne sütü bebeğin enerji ve besin öğesi gereksinimlerini en uygun şekilde karşılayan tek besindir. Bebeğin henüz tam olarak gelişmemiş sindirim sistemine en uygun hazmı kolay olan bir besindir. Anne sütü alan bebeklerde solunum yolu, mide bağırsak hastalıkları daha az görülür. Anne sütü verilmesi orta kulak enfeksiyon riskini azaltır. Anne sütü bazı kronik hastalıkların oluşum riskini azaltır (obezite, tip 1 diyabet, çölyak, koroner kalp hastalığı gibi). Anne sütü her zaman sterildir ve ısı derecesi bebek için uygundur. Anne sütü bebekler için alerjiye karşı koruyucudur, bebeği pişikten korur. Anne sütü çene ve diş gelişimini sağlar. Bebekte anemi görülmesini önler. Bebeğin ruhsal, bedensel, zihinsel gelişimine yardımcı olur. Anne sütü koruyucu etmenler içerir: Anne sütü alan bebeklerde kabızlık, karın ağrısı ve ishal daha az görülür. Sindirime yardımcı aktif enzimler içerir (Yağ sindirimi için lipaz gibi). Enfeksiyonu önleyen öğeler içerir, Hormonlar ve büyümeyi sağlayan öğeler içerir.



Ayrıca;

Ucuz ve ekonomiktir. Herhangi bir hazırlama işlemine gerek yoktur. Anne sağlığını korur; emziren annelerde meme ve over kanseri, kemik erimesi ve anemi (kansızlık) görülme oranını düşürür. Doğum öncesi ağırlığa dönme hızını çabuklaştırır. Anne ve bebek arasındaki duygusal bağı kuvvetlendirir, ilişkiyi kolaylaştırır. Emzirmek anne için doğal sakinleştiricidir.

EK GIDAYA GEÇİŞ

Tamamlayıcı besinlere başlarken dikkat edilmesi gereken noktalar; Her yeni besine tek tek ve az miktarlarda (1 – 2 çay kaşığı) başlanmalı, her gün miktarı giderek artırılmalıdır. Yeni bir ek besin bebeğin öğünlerine 1 – 2 gün ara ile eklenmelidir. Besinler kaşık ya da fincanla başlangıçta az miktarlarda verilmelidir ve anne bebeği oturur pozisyonda beslemelidir. Ek besinler bebek açken denenmeli, istemiyorsa ısrar edilmemelidir, daha sonra tekrar denenmelidir. Bebeğin öğün saatleri belirli olmalıdır. Böylece bebeğin ileriki yaşamının da düzenli saatlerde beslenmesine zemin hazırlamış olunur. Ailenin sosyoekonomik ve kültürel durumu (anne-baba-çocuk ilişkisi) göz önüne alınmalıdır. Gelişimi normal ve sadece anne sütü alan bebeklerde, altı aydan önce tamamlayıcı besinlere başlanmamalıdır. Çocuk altı aylık iken tamamlayıcı besinlerden elde edilen enerji top¬lam enerjinin % 50'sini aşmamalıdır. Gluten içeren tahıllı besinler altı aydan önce verilmemelidir, altı ay¬dan sonra verilmesi uygundur. Alerji öyküsü olan ailelerin çocuklarına yumurta, balık, domates, çilek gibi alerjen olma olasılığı olan besinler aile öyküsüne göre başlanabilir. Bebek bir besini aldıktan sonra alerji belirtisi gösterirse besin kesilmeli, 15-20 gün sonra tekrar denenmelidir. Botulismus'tan korunmak için 12. aydan önce bal verilmemelidir. Tamamlayıcı beslenmede öğün sayısı, bebeğin yaşına ve anne sü¬tünden yararlanma miktarına göre ayarlanmalıdır. Emzirme devam ederken, altıncı ayda küçük miktarlarda tamamlayıcı besinlere başlanmalı ve çocuk büyüdükçe besin miktarı artırılmalıdır. Tamamlayıcı besinlerin kıvamı, süt çocuğunun gereksinimine ve mo¬tor gelişimine uygun olarak, bebek büyüdükçe dereceli olarak artırılmalıdır.

6. ay ve sonrası: Anne sütü var ise mutlaka devam edilmelidir. Ancak anne sütü yok veya yetersiz ise devam maması kullanılabilir. Bunun yanı sıra meyve suyu (elma veya şeftali), yoğurt, sebze püresi (patates, havuç, ıspanak, kabaktan oluşan)Yumurta sarısı ( ¼ oranında), şekersiz muhallebi (süt ve pirinç unu ile) ilave edilebilir. Bebeğe çok miktarda çorba, vb. ek gıda vererek zorlanmamalıdır, bu ürüne karşı tepki oluşturacak ve bebek diğer ek besinlere tepki gösterecektir. Patlıcan, bakla ve mantar 1 yaşından önce bebeğe yedirilmemelidir. Alerjik etki gösterebilirler.

7. ay: Anne sütü var ise mutlaka devam edilmelidir. Yumurta sarısı (tam) , ekmek içi, pirinç, pirinç unu, meyve suyu ve meyve püresi, yoğurt (ev yapımı), kırmızı et, tavuk eti, balıketi, bitkisel yağlar, sebze püresi veya sebze çorbası, pekmez, meyve suyuna karıştırılabilir. (Kalsiyum içeren gıda ile tüketim aralığı 1 saat olmalıdır.) Devam mamaları bebeğin beslenme planına eklenmelidir.

8. ay: Anne sütü var ise mutlaka devam edilmelidir. İyi ezilmiş ev yemekleri (kıymalı ve sebzeli), pastörize peynir, tahıl, kuru baklagiller (kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek) ezmeleri, pekmez (yoğurt veya süt içine karıştırılmadan verilmelidir, taze meyve suyu veya püresi ile karışabilir.) Yoğurt, tam yumurta, devam mamalarına ilave olarak verilir.

12. ay: Aile sofrasına oturtulup kendi deneyimlerine göre seçim yapması sağlanmalıdır. (Ev yemekleri, dolmalar, etli sebze yemekleri, tarhana ve yoğurtlu çorba, pilav, makarna gibi…)

Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Yüksel Aksoy