Dostum! Çok söz söyledin. Çok taş kırdın. Çok yol açtın. Çok ırmak akıttın. Ateş oldun. Su oldun. Toprak oldun. Gök oldun. Fırtına oldun. Yalnız kaldın. Çok sustun. Çok yol yürüdün. Çok yoruldun. Hiç dinlenemedin. Işıkları söndürüp odanın karanlığında gözlerinden yaşlar aktı. Dostum! Çok kış gördün. Dostlarının sessizliği en zemherisiydi. Dostum! Allah var. Allah’ın geniş arzı var. Allah’ın va’dinde değişiklik olmaz. Allah kulunu satmaz. Allah göklerin ve yerin nurudur. Dostum! İhlaslı yaptığın hiç bir amel boşa gitmez. Mümin kulun hiçbir çırpınışı, hiç bir gayreti, hiç bir sözü, hiç bir mücadelesi, hiç bir yanılgısı, hiç bir savruluşu, hiç bir yürüyüşü, hiç bir çarpışması, hiç bir mücadelesi, hiç bir saldırısı, hiç bir savunması, hiç bir sineye çekişi, hiç bir susuşu, hiç bir şeyi boşuna değildir. Hepsinin bir sebebi, bir karşılığı, bir ecri, bir mükafatı, bir sevabı, bir günahı vardır. Dostum! Bütün kırgınlıklarını, kızgınlıklarını, üzüntülerini, nadir sevinçlerini, dünyadan sana verileneleri-verilmeyenleri, baş ağrılarını, diş ağrılarını, göz kararmalarını Allah’tan bil. Rabbimiz ve Malikimiz O’dur. Bildiğini biliyorum ama bir de benden duymanı istiyorum. Çünkü dost hatırlatınca insan yeniden inanıyor. Yeniden başını kaldırıyor. Yeniden güneş doğuyor. Yeniden bahar oluyor. Dost dosta Ramazan’dır. Hızırdır. Dost gecenin ışığıdır. Dostlukla umut yeşerir. Dostum! Dünya böyle. Allah kendine yaklaştırmayı murad ettiği her kulunu farklı şekillerde sınıyor. Seninki de böyle bir uzun, zorlu imtihandır inşallah. Sakın pes etme. Sakın geri durma. Sakın Hakk bildiklerini haykırmaktan vazgeçme. Sakın kafirler ve münafıklar seni yıldırmasın, korkutmasın. Allah hiç bir mümin kulunu zayi etmez. Dostum! Kardeşlerinden dara düşenleri, saldırıya uğrayanları savunmaya devam edeceğini ve onlara destek olacağını biliyorum. Onlar senin içindeki iyiliği ve merhameti, sendeki celal tecellisinden dolayı, göremiyorlardır belki de. Onlar senin kadar gözü kara da olmayabilirler. İnşallah vahiyle teyid edilen Ömer olursun. Allah bizi karanlığın şerrinden, kötü insanların şerrinden, hasetçinin hasedinden, kalleşlerden, yanlış anlamalardan, bozgunculuktan, nifaktan, dalalete sapmaktan, yanlışta ısrar etmekten, bize hayır getirmeyen işlerden ve O’nun ve azim sahibi Peygamberi’nin hoşuna gitmeyen herşeyden muhafaza buyursun. ‘Rabbimiz bize dünyada da ahirette de iyilik ver ve bizi cehennem azabından koru.’ Amin.

alıntı