Eski hakem Vahap Beyaz, Spor Toto Süper Lig'i 32. haftasını ve son zamanlarda çok konuşulan hakem olayları ile ilgili bir yazı kaleme aldı.

Adalet dağıtacak yönetici, dünün güneşi ile bugünkü çamaşırları kurutmayan kişi olmalıdır. İşi doğru yapan değil, doğru işler yapan insan makbul olmalıdır.

Son haftalarda yaşanan hakem hataları ile çakalları sevindiren MHK, zorluk derecesi yüksek 4 maçı ileri sürdüğü hakemlerle bitirip, haklı olduğunu mu gösterecek, yoksa beyanatlarla işaret edilen hakemlere mi teslim olacak?

“Hakem desteği ile kazandı” imajı Galatasaray ve Fenerbahçe'ye haksızlık olmuştur..

Fenerbahçe-Akhisar maçında yardımcı hakemin üzerine şiddetle yürüyen, daha sonra ceza sahasında kendini atıp penaltı bekleyen Manu kart görmedi. Caner'in Skrtel'ı el ve ayak müdahalesi ile düşürmesi penaltı idi, veremedi.

Rakibin ayağına basıp yere düşen Moses faul aldı. Moses aleyhine faul ve sarı kart olmalıydı. Barajda Soldado'nun dirseği ile topu çelmesine devam diyen hakem, yarım metreden Akhisarsporlu oyuncunun eline çarpan topa penaltı veriyor.

Rizespor-Galatasaray maçında tartışılan ikinci penaltı için en az suçlu Serkan Çınar'dır. Pozisyona devam dedi, VAR müdahalesi ile penaltıya döndü. İlk penaltı için top oyunda değil tartışmasında sorumlu yardımcı hakem ve VAR'dır. Kural ihlali değil, hakem hatasıdır.

Gelelim Konya-Trabzonspor maçına. Jahovic ceza sahasına girerken topa ayağını uzatıp rakibi ile birlikte düşüyor. Devam kararı doğru. Trabzonspor lehine verilen penaltıda günah da sevap da VAR'ın.

Başakşehir-Ankaragücü maçında Fırat Aydınus takdir haklarını Başakşehir lehine kullanırken vermediği sarı kartlar ile bu hafta oynanacak kader maçını mı düşündü acaba.

Beşiktaş-Akhisarspor maçında, Caner'in topa vurmak istediği anda önüne gelen ayak için Cüneyt Çakır takdir hakkını devam olarak kullanmış, VAR ise “izle” diyememiştir.