Muaviye, Hz. Hasan’ın eşini kandırarak Hz. Hasan’ı zehirleterek şehit ettirmiştir.

Hz. İmam Hasan babası İmam Ali’nin şehadetinden sonraki meşru halife olmasına rağmen, Muaviye hilafetini tanımıyor, kendi hilafetini savunuyordu. Bu durumdan kurtulup, hilafeti sadece kendinde tutmak isteyen Muaviye, Hz. Hasan’ı öldürerek hedefine ulaşmayı planlamıştı.

Kaynaklarda geçtiğine göre, Muaviye Mervan bin Hakem’i İmam Hasan’ın eşlerinden olan Eş’as bin Kays el Kindî’nin kızı olan Cude ile görüşüp imamı zehirletmesini sağlamak üzere görevlendirdi. Cude’ye bu hizmetine karşılık Hz. Hasan’ın ölümünden sonra Yezid’le evlendirileceği vaat edildi ve peşin olarak da bin dirhem para verildi. Cude’nin babası Eş’as Müslümanlığı kabul ettikten sonra tekrar dönüp mürted olanlardan biriydi.

Hz. İmam Hasan ölmek üzere iken kardeşi Hz. Hüseyin’e şunları söyledi:

Kardeşim! Bu üçüncü ve son keredir ki bana zehir verildi. Hiçbiri bu son zehir kadar etkili değildi. Bugün artık öleceğim. Dünya’dan ayrıldığım zaman beni Resulullah’ın yanına defnet. Çünkü hiç kimse benden daha fazla O’na komşu olmaya layık değildir. Ama biri bu hususta sana karşı çıkarsa bir tek damla kan dökülmesine meydan verme.
Daha sonra ağrıları şiddetlenmeye başlayan Hz. Hasan, var gücüyle evin damına çıkarak Rabbine yalvarmaya başladı. Kendisini zehirleyen Muaviye’yi Allah’a şikayet ettikten sonra Kuran ayetleri okudu ve bu şekilde ruhunu teslim etti.


Alıntı