Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM SEN) üyesi Ebru Aslan, 28-29 Mart 2012 tarihlerinde tüm ülke çapında yapılan 'uyarı grevi' nedeniyle işe gitmedi. Tarsus İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de eyleme katılan tüm sendika üyeleri hakkında yürüttüğü idari soruşturma sonucunda 'mazeretsiz olarak göreve gelmediği' gerekçesiyle Aslan'a uyarma cezası verdi. Aslan'ın bu karara yaptığı itiraz Mersin Valiliği tarafından reddedildi. Aslan daha sonra ise hakkında verilen disiplin cezasının iptali istemiyle Mersin 1. İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Fakat dava reddedildi. Aslan bu sefer de ilk derece mahkemesinin kararına itiraz etti ama Adana Bölge İdare Mahkemesi de kararı reddetti. Aslan son olarak ise 18 Kasım 2013 tarihinde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.

"CEZA ANAYASA'YA AYKIRI"

Ebru Aslan, Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda sendikal faaliyetlere katıldığı gerekçesiyle ceza verilmesiyle Anayasada yer alan hak arama hürriyeti, eşitlik ve etkili başvuru haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüş, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştu. Anayasa Mahkemesi de 30 Aralık 2014'te oybirliğiyle verdiği kararda, Aslan'ın sendika hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetlerinin kabul edilebilir olduğuna hükmetti. Sendika hakkına yapılan müdahale nedeniyle Anayasanın 51. maddesinin ihlal edildiğini belirten Anayasa Mahkemesi, davacının tazminata ilişkin taleplerini ise reddetti. Mahkeme ayrıca 1698 TL'lik harç ve vekâlet ücretlerinin Ebru Aslan'a geri ödenmesine karar verdi.

'CEZALAR HÜKÜMETTEN KAYNAKLI'

Eğitim Sen Genel Örgütlenme Sekreteri İsmail Sağdıç, yargı kararları kesinleştikten sonra hükümetin Anayasanın 90. maddesine göre iç hukukta bu türden düzenlemeler yapmak zorunda olduğunu söyledi. Daha önce bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da olduğunu hatırlatan Sağdıç, idarenin ceza vermesinin hükümetlerden kaynaklı olduğunu belirtti. Sağdıç, "Bizim yaptığımız grevlerden önce dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın çeşitli tehditleri oluyordu. Bu cezalandırılır kimse cezasız kalmaz tarzında. Bunu kendine görev bilen yerel yöneticiler de aslında mahkeme kararlarına rağmen bu türden cezaları veriyorlar" dedi. Sağdıç ayrıca, "Aslında kişinin hakkını ihlal eden kararları veren kişilere yaptırımlar olsa bu tip kararların verilemez" diye konuştu. (Kaynak:T24)