Doğaç;

Bir gün daha söndürdüm turkuazla kaplı şu çölden ben.
Bu masalda anlattım bulmasanda bunu sana göndercem.
Bin rüyada boğuldum, ki güya da ölürdü özlersem,
Kurtuldum araftan huzuru istesende sana dönmem gel.

Defterimde karalı bir hikaye, ezberimde adı saklı.
Salıncakta sallanan şu huzura yazılmadı mı nice şarkı?
Yine yalnız.. Yine gökyüzü telaşlı, bu korku yine şart mı?
Niye kaçtın? Yine aldattım seni! Eylül bir de Mart'tı.

Bir de gökten medet ummak var derdine, umuda koşup da beni bulma.
Yazgımı sil ve de at, gökkuşağına sar beni, gidişime sebep olma.
Ömrümü ipe dizdim yine döktüm deftere nasılsa gerek olmaz.
Ben anlatarak yükseldim, sen kucaklarda ne de olsa.

Sustum diye avuçlarıma dünyaları koydular ama almadım.
Nefes almadığım bir rüyaya ihanet sıçradı diye sona varmadım.
Ona kalmasın yerim, çıkar artık o da kalmasın..

Çünkü nefsini para gibi bozdurup harcadığın o zamanda,

Efkârım az değil al yine yak bizi kurtar bu kadehten.
Gel yaklaş gecelere hükmet benimle Eylül'e dolsun bu kadehler.
Bu sefer benden dile yokluğu Efsun'dan sona yine sana bi haberken.
Sus geçmişimiz bir kafeste! Kus geleceğimizi bir hasetle!

Anlat diye kaç kere gökyüzü göğsünü sana bin siper aldı.
Yine yağdı yağmurlar, yine gökyüzü bir de kabuslar kime kaldı?
Toz pembe huzuruma yeltendin diye her gece bu ateşi siler aklım.
Dile tanrım benden yine duamı, çünkü gelen değil giden aldı.

Nakarat;

Gözlerimde kar, yüzümde korku yorgun.
İzlerin kanar senin adın kader, ağlıyorum.
Gitmiyorum gönlüme akşamlar..

Şanışer;

Kadınım, savaş bitti o güzel gözlerini kapat artık.
Uykunu al, karanlıkta bütün yollarım sapak aldı.
Biz senle yıkılmış günleri nedense sürekli şaka sandık.
Aşk kokuyordu yaka kartım, seni üzmeye kıyamadı daha Tanrı.

Yazılmış onca salak şeyin içinde samimiyet dolu lan o şarkım.
Şimdi gitmek de nereden çıktı? Kal, kadınım bunu yapamazsın!
Her gerçeğin yalan aslı, belki döner yaza şansım.
Dur ben sana kendimi böyle vermişken benim ahımı alamazsın.

Dörtlükler yazdım yine doldu bir defter, ne oluyor ses ver bana?
Sen gel yok dersen çok yelken koptu huzuruma kastın var.
Ellerim üşümedi yangından kadın, zorun olmalı aklından.
Şimdi otur ve itiraf et, beni sevmedin aslında.

Gözlerimde kar, yüzümde korku yorgun.
İzlerin kanar senin adın kader, ağlıyorum.
Gitmiyorum gönlüme akşamlar..