Günün Sözü DamlaPenia.
Her şey neye layıksa ona dönüşür. -Mevlana
Etiket Listesi

Like Tree2Beğeniler
  • 2 Post By Damla
Seçenekler
Seçenekler
Stil
Damla - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi
15 Aralık 2014
Bulunduğu yer
İzmir.
Mesajlar
45.994
Seslenildi
8367 Mesaj
Etiketlendi
235 Konu

Yeni Geçmişten Günümüze İletişim Araçları

18 Haziran 2017
1

Geçmişten Günümüze İletişim Araçları

İlk İnsanların Haberleşme Aracı “Tamtam” (M.Ö. 200.000’li yıllar)




Yazılı tarih öncesine dayanan geçmişiyle tamtam, ilk insanların kullandığı haberleşme aracıdır. En eski vurmalı çalgılar arasında olan tamtam, konuşma dili öncesinde kullanılıyordu. Şuan bazı Afrika kabilelerinde halen kullanılmaya devam ediyor. Kabileler arası iletişimi sağlayan bu araç, şifreli vuruşlar ile haberleşmeyi mümkün kılıyor.

Mağara Duvarına Çizilen Resimler (Taş Devri)



Yazı bulunmadan önce araştırmalar sonucunda biliyorsunuz ki mağara duvarlarında resimler ile karşılaşılmıştır. Bu resimler aracılığıyla insanların iletişim kurduğu düşünülmektedir. Duygu ve düşüncelerini konuşarak aktaramadıkları için mağara duvarlarına resim çizmişlerdir. Bu resimlerin çoğu hayvanlardan oluşmaktadır.

Kızılderililer Zamanında Kullanılan “Dumanla – Ateşle Haberleşme Yöntemi” (Taş Devri)



Tamtam gibi duman da en eski haberleşme araçlarından biridir. Ateşin bulunmasıyla birlikte Kızılderili kabileler arasında kullanılan bu yöntem eski haberleşme aracıdır. Kabileler, kendi aralarında belirledikleri şifreler ile yanan ateşin üzerine örtü tutarak karşı tarafa duman göndererek haber veriyordu. Dumanın sıklığına göre acil durum olmadığını karşı taraf anlayabiliyordu. Buna göre de yardıma gidiliyordu. Halen daha dumanlaşma yöntemi ile iletişim kuran kabileler bulunduğu bilinmektedir.

Posta Güvercinleri (M.Ö 3200)



Yazının bulunmasıyla birlikte iletişimde en büyük rol oynayan aracılardan biri de posta güvercinlerdir. Eğitilen güvercinler sayesinde karşı taraf ile iletişim kurulmuştur. Güvercinin ayağına bağlanan not ve gagasına konulan zarf ile haberleşme sağlanmıştır.

Ulak ile Haberleşme Yöntemi (M.Ö 3200)



Devlet hizmetinde görevli olan ulaklar, karşı taraf ile iletişim kurmak için bir aracıdır. Bildiğiniz gibi ulak, haberci demektir. Söylenenleri veya yazılanları hızlı bir şekilde karşı tarafa ulaştırılmasını sağlayan ulaklar ile o günün şartlarında iletişim sürdürülmüştür.

Mektup (M.Ö 3200)



Yazının ve kağıdın bulunmasıyla birlikte iletişim mektup ile sağlanmaya başlamıştır. Fakat mektubun güvercinler ile karşı tarafa iletilmesi uzun bir süreyi kapsadığı için yeni yöntemler aranmıştır. Yeni yöntem bulunana denk posta güvercinleri veya ulaklar aracılığıyla iletişime devam edilmiştir.

Gazete (1605)



Dünyadaki ilk gazete Johann Varolus tarafından çıkartılmıştır. Fransa’nın Strasbourg şehrinde yayınlanan bu gazete, o tarihte Roma’da yaşayanları konu almaktadır. Ardından gelişerek, bugünkü hale gelmiştir.

Dergi (1672)



Jean Donneau de Vise tarafından ilk dergi 1672 yılında yayımlanmıştır. Tüm halkın ilgisini çeker nitelikte olan bu dergide, ülke içindeki olaylar ele alınmıştır. Dedikodular yazılmıştır. Pariste çıkartılan bu derginin adı Mercure Galant’tır.

Telgraf (1792)



1792 tarihinde telgraf adına çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. 1832 yılına kadar deneme yanılma yöntemleri ile iletişim kurulmaya çalışılmıştır. Elektrik akımları arasındaki sinyallerin keşfedilmesiyle birlikte iletişimde önemli bir yere sahip olan telgraf sistemi yapılan çalışmalarla oturtulmuştur.
Telgraflar arasındaki vericiler arasında iletişim sağlanmıştır. Gönderilen kodlar, yazıya dökülmüştür ve gerekli haberleşme gerçekleştirilmiştir. Zaman içinde Samuel Morse tarafından elektromıknatıslı telgraf geliştirilmiştir. Ve haberleşme daha kısa süre içerisinde yapılmaya başlamıştır.

Daktilo (1829)



Telgraf ile hemen hemen birlikte ortaya çıkan iletişim araçlarından biri de daktilodur William Austin Burt tarafından 1829 yılında daktilonun ilk patenti alınmıştır. (Patent nedir, nasıl ve nereden alınır, çeşitleri nelerdir hakkında bilgilere bu yazıdan ulaşabilirsiniz.) Patentini aldığı aracın ismine Tipograf adını vermiştir.

El ile yazmaktan daha fazla zaman aldığı için geliştirme çalışmaları yapılmıştır. 1868’de ile pratik daktilo yapılmıştır. Bu kapsamda Thomas Edison’un da katkıları büyüktür. Çünkü daktilonun elektrikle çalışabileceğini düşünmüştür. Elektromıknatıslar ile elektrikli daktilo makinesi yapmıştır. 1872 yılında da patentini almıştır.

Ahizeli – Çevirmeli Telefon (1875)




Telgraf ve daktilonun ardından ilk ahizeli telefonlar icat edilmiştir. Graham Bell tarafından icat edilse de Thomas Edison tarafından geliştirilmiştir. Bu iletişim için gerçekten de büyük bir adım olmuştur. Telefonun dışında ses kaydedebilecek yeni araçlar keşfedilmeye başlamıştır. Böylece iletişimin süresi daha da kısaltılmıştır.

Fonograf – Gramofon – Diktafon (1877)



Sesleri kaydetmeye yarayan ilk makinelere fonograf adı verilmiştir. İletişimin gerçekleşmesini sağlayan bu makine ile haberleşmek mümkündür. Thomas Edison tarafından icat edilen bu makine zaman içinde geliştirilerek, gramofon ve diktafona dönüştürülmüştür.

Radyo (1896)



Telefonun, ses kaydının yapılmaya başlamasıyla birlikte iletişim araçlarında daha ileri boyutlara atlamak için çalışmalar yapılmıştır. Elektromanyetik dalgalanmalar arasındaki bağlantılar kurulmuştur. Ardından da radyo en iyi iletişim araçlarından biri sayıldı.

Televizyon (1923)



Cumhuriyet’in ilanı ile aynı tarihte olan televizyon en iyi iletişim araçlarından biridir. Radyodan sonra geliştirilmiştir ve geniş kitleye hitap etmektedir. 1930’lu yıllarda satışa sunulmuştur. Dünden bu güne iletişim aletleri içerisinde önemli bir yere sahiptir.

Faks Makinesi (1924)



Radyo ve televizyonun ardından ortaya çıkan faks makineleri iletişimde etkin rol oynamıştır. Hatta günümüzde resmi yazışmalarda hala kullanılmaktadır. Geçmişten bugüne iletişim araçları içinde hala kullanılmaya devam eden bu araç sayesinde gerekli olan evrağı kısa sürede karşı kuruma veya şahsa gönderebilirsiniz.

İlk Bilgisayar – Eniac (1947)



Ağırlığı 30 ton olan ilk bilgisayar, elektronik veri işlem kapasitesine sahipti. Ve ABD’li bilim insanları tarafından bulunmuştu. Bilgisayarın boyutu devasa büyüklükteydi. Bilgisayar 167 m² alana ancak sığabiliyordu. İletişim için önemli bir öneme sahipti. Fakat büyüklüğü itibariyle tam olarak kullanışlı değildi. Bu nedenle üzerinde çalışmalar yapılarak, boyutunda, ağırlığında değişikliğe gidilmiştir.

Bilgisayar – PC (1970)



Eniac’ın ardından kişisel bilgisayarların çıkartılması için çalışmalara başlandı. Bir oda genişliğinde olan bilgisayarların boyutu küçültüldü. IBM tarafından yapılan çalışmalar Apple firmasına devredildi. Böylelikle zaman içinde yapılan çalışmalar sonucunda, bugün kolaylıkla yanımızda taşıyabileceğimiz tabletler, minibooklar geliştirildi.

Cep Telefonu (1973)



Telefonların öncesinde telsiz cihazlarla da iletişim sağlanıyordu. Motorola firmasında mühendis olan Martin Cooper tarafından ilk cep telefonu geliştirildi. 1973 yılında ilk cep telefonunu icat eden Cooper, çalışmalarına devam etti. İlk çıkan cep telefonları bir kilodan daha ağırdı. Şarjları ise en fazla 20 dakika dayanabiliyordu. 1989 yılında antenli modeller çıkartılmaya başlandı. Bu telefonların üzerinde tuş takımı ve kapağı bulunuyordu. Aynı zamanda telefonlar LCD ekranlıydı.

Günümüz telefonlarının üretilmeye başlaması ise 1992 yılına kadar dayanıyor. Motorola’nın dışında rakip firmalar da bu alanda yer almaya başladı. Öyle ki 1992 yılında Nokia 1011 adındaki ilk cep telefonunu piyasaya sürdü. Ardından telefonlara fonksiyonel özellikler eklenmeye başladı. İlk kamerası olan telefon Sharp J-SHO4 idi.

2000’li yılların başında cep telefonu üreticileri rekabete girerek, fonksiyonel anlamda birçok yenilikler ile bizi tanıştırdılar. İlk kameralı telefonun çözünürlüğü 0.1 megapikseldi. O dönem için büyük bir yenilikti. Fakat ekrandan kişinin kendisini seçmesi zordu. Bu nedenle çalışmalara devam edildi ve kalite artırıldı.

Telefonlara değiştirilebilir zil sesleri eklendi. Polifonik müzikli telefonlar 90’lı yıllarda moda olmaya başladı. Aynı zamanda ilk renkli telefonlar üretildi. Bataryanın daha sağlam olması için nikel kullanılmaya başladı. Bu dönemlerde telefon sahibi olmak prestij sahibi olmak gibiydi. Öyle ki Nokia’nın 3210 modeli 160 milyon satmıştı. Değişimlerin içine Bluetooth – kızıl ötesi özelliği de dahil edildi. Aynı zamanda bataryaların daha hızlı çalışması adına lityum-ion bataryalar kullanılmaya başladı. Böylelikle konuşma süreleri uzatıldı.

2004 yılından itibaren telefonlarda mobil internet kullanılmaya başladı. Aynı zamanda GPS gibi özellikler eklendi. Telefonlar daha ufak boyutlara, küçük ekranlara taşındı. Akıllı telefonlara geçiş yapıldı. Konuşma ve batarya süreleri kıyaslandığında eski telefonların daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Ama özellik bakımından kesinlikle yeni telefonların ellerine su dökemezler. Elinden telefon düşmeyenlere para kazandıracak 10 süper öneri hakkında bilgi almak için tıklayın.

Bir an bile yanımızdan ayırmadığımız telefonlarımız sayesinde rahatlıkla iletişimde sorun yaşamadan karşı tarafa söylemek istediklerimi aktarabiliyoruz. Aynı zamanda görüntülü konuşmaların yapılması sonucunda yakındaki, uzaktaki sevdiklerimizle yüz yüze görüşebiliyoruz. Eskiden olsa bu değişimler hayal sayılırdı. Fakat firmaların birbirleriyle rekabet içinde olması, teknolojiyi ayaklarımız altına seriyor. Elbette ki bu anlamda teknoloji çağında olmamızın önemi de o kadar büyük.

2011 yılında gözlüksüz 3D telefonlar hayatımıza girmeye başladı. Son çıkan modeller, sunulan özellikler hangi telefonu alsam konusunda kafamızı karıştırmaya başladı. Öyle ki Apple iPhone 4S versiyonu ile şovunu yapmıştı. Ardından yeni ürettiği modellerle herkesi kendine hayran bırakarak, adını marka yapmayı başardı. Apple hakkında bilinmeyen gerçekleri öğrenmek için tıklayın. Aynı zamanda 2G, 3G, 4G, 4.5G’li telefonlar çıkartıldı. Ön kamere artık çift kamera oldu. 3 boyutlu görüntü almak mümkün hale getirildi.

İnternet (1989)



İnternetin yaygın bir şekilde kullanılmaya başlaması 1989 yılına kadar dayansa da elbette ki bunun öncesi var. 1969 yılında özellikle askeri araştırmalarda kullanılan ağ tasarımları yapıldı. 1980’lerde bu ağ kullanıma sunulmaya başladı. Yaygınlaşmaya başlayarak, 1989 yılında hayatımıza girmeyi başardı. 1884 yılında 110 ülke tarafından kullanıldı ve 25 milyonu aşan kullanıcı sayısına ulaştı. İlk zamanda internete erişmek için telefon hattına ihtiyaç duyuluyordu. Gelişen teknoloji ile birlikte yavaşlık sorunları çözüme kavuşturulurken, fiber optik kablolar ile istenilen her yerde interneti kullanmak mümkün hale geldi.

12 Nisan 1993 yılında ODTÜ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından 64 Kbps kapasiteli hat kullanılmaya başladı. Bu ilk internet bağlantısıydı. ABD, NSFNet aracılığıyla TCP/IP ile bağlantı gerçekleştirildi. Ardından alt yapı çalışmaları yapıldı. Günümüzdeki internetin temelleri bu şekilde atılmıştır ve şu an vazgeçilmez bir iletişim aracıdır.

İçinde sınırsız bilgi barından internet sayesinde aradığımız her türlü bilgiye çok çabuk ulaşabiliyoruz. Aynı zamanda çeşitli programlar aracılığıyla tanıdıklarımızla veya tanımadıklarımızla iletişim kurabiliyoruz. Özellikle sosyal medya hesaplarının yaygınlaşmasıyla birlikte birçok yenilik ile karşılaştık. Bunun sınırı olmadığını biliyoruz ve ilerideki değişimleri merak ediyoruz.

Sosyal Medya (2003)



Hayatımızda geniş bir yer kaplayan internetle tanışmamızın ardından karşılıklı iletişim kurabileceğimiz programlar çıkmaya başladı. E-postalar, chat programları, formlar, Messengerlar birçok iletişim aracı ile tanıştık. Bu araçların ardı arkası kesilmedi. Özellikle sosyal medyanın ilk yükselişi Facebook ile oldu. Bunun yanı sıra başka siteler daha bulunmaktaydı. Fakat hem ücretsiz hem de basit kullanıma sahip olmasıyla Facebook tercih edildi. Ardından rakip firmalar atılım yapmaya başladı. YouTube, Skype, Twitter, Instagram, Snapchat, Foursquare, Pinterest gibi iletişim kurulabilecek kanallar aktif hale getirildi.

Sonuç olarak, geçmişten günümüze gelen iletişim araçları hakkında bahsettim. Aynı zamanda günümüzde olan iletişim araçlarına da kısaca değindim. Geçmişten bugüne iletişim araçları, gerçekten de zaman içinde evrim geçirmiş. Telefonumuzu unuttuğumuzda veya internet paketimiz bittiğinde çoğumuz biliyorsunuz ki tabiri caizse kendimizi yolunmuş tavuk gibi hissediyoruz. Acaba posta güvercini, duman veya ulaklar aracılığıyla haberleşildiği zamanlarda yaşasaydık; bu gibi gelişimlerin olabileceğini hayal edebilir miydik? Ya da bu gelişimleri biz yapabilir miydik? Eğer yapabilseydik hangi iletişim aracını bulmak isterdiniz?

Jön TüRk ve 07 Ucu Olan bunu beğendiler.

To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.



Years and years.
07 Ucu Olan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelik tarihi
05 Şubat 2020
Bulunduğu yer
istanbul
Yaş
35
Mesajlar
1.346
Seslenildi
47 Mesaj
Etiketlendi
3 Konu
Standart Cevap: Geçmişten Günümüze İletişim Araçları
19 Nisan 2020
2
sosyal medya 2003 müydü ben 2001 lerin başı diye hatırlıyorum .. bu kelebek mırç dönemleri... şu sesi unutmuyorum ya aaaaaaaaa ooooo bildirim sesi vay be
Düşüncelerim bende saklı..
Konuyu 1 kişi okuyor. (0 üye ve 1 ziyaretçi)
 
Benzer Konular
Konu
Konuyu Başlatan
Forum
Cevaplar
Son Mesaj