Son ruh: Yenikapı | Emin Çölaşan

Sevgili okuyucularım, bu ülkede karşımıza zaman zaman belli bazı “Ruhlar” çıkarılır.
Şimdi AKP iktidarının buluşu olan son ruh karşımızda:
Yenikapı ruhu!
Nedir bu, nereden çıktı, nasıl oldu?
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında AKP bir buluş sergiledi:
İstanbul'da büyük bir miting düzenleyip darbeyi hep birlikte kınayalım.
İstanbul'un en büyük miting alanı olan Yenikapı bu iş için biçilmiş kaftandı. Hazırlıklar başlatıldı.
Mitingin adı etkileyici idi:
Demokrasi ve şehitler mitingi.
Ancak öncesinde CHP ve MHP'ye çağrıda bulunuldu:
“Siz de katılın ki herkes aynı şeyleri savunduğumuzu
görsün.”
Hükümetin gayri resmi ortağı Devlet Bahçeli her zaman olduğu gibi AKP'nin bu çağrısına
balıklama atladı, katılacaklarını açıkladı.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun yapacağı bir şey kalmamıştı. Katılmasa, partisi ve kendisi hükümet tarafından çok ciddi olarak suçlanacaktı:
“CHP darbe destekçisi. Bu yüzden katılmadılar.”

* * *

AKP mitingi Yenikapı'da 7 ağustos 2016 günü yapılacaktı ama büyük kalabalık toplanması gerekiyordu.
İktidarın ilk iş olarak bunu çözümlemesi lâzımdı.
Günlerce tanıtım yapıldı, ahalinin katılması istendi.
Alan özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlendi.
Metro, metrobüs, belediye otobüsleri beleş yapıldı.
Denizden gelecekler için tekneler tutuldu.
Gelenlere Türk Bayrağı verildi. Diğer partiler ürkmesin diye parti bayrakları, özellikle mitingi düzenleyen AKP'nin simgeleri yasaklandı.
Alanın her yerine büfeler kuruldu. Çay kahve, döner ekmek, simit, su, her şey parasız dağıtılacaktı.
İkram boldu ve iyi bir kalabalık toplandı.

* * *

AKP'nin düzenlediği mitinge MHP zaten otomatik olarak katılacaktı da, CHP ne yapacaktı!
Kılıçdaroğlu'nun da konuşması öngörüldü…
Böylece çok zengin ve renkli bir konuşmacılar kadrosu elde edilmiş oldu!
Dünya liderimiz Recep Bey, başbakanımız Binali Bey, Kemal Bey, Devlet Bey ve bir de sürpriz isim:
Genelkurmay Başkanımız çok sayın Hulusi Bey!
Ötekilerin nutuk atmasına alışkındık da, Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Genelkurmay Başkanı, bir siyasi partinin örgütlediği bir mitingde boy gösterip nutuk atacaktı.
Hem de üniformasıyla!
Başkanımız kürsüye AKP'li kitlelerin büyük alkışlarıyla çıktı, konuşmasını yaptı.

* * *

İnanılmaz bir AKP propagandası mitingin hemen ardından devreye sokuldu:
“O gün Yenikapı'da sadece bizim partimiz değil, muhalefet partilerinden de çok yoğun katılım oldu.”
Oysa hiç ilgisi yoktu. Katılanların yüzde 100'e yakını AKP yandaşlarıydı.
Aradan günler geçti ve söz konusu mitinge iktidar tarafından bir isim bulundu!
Yenikapı ruhu!
Bu neyin ruhudur, bugüne kadar bir türlü anlayamadık gitti.
Sokağa çıkıp karşınıza gelenlere sorun bakalım “Bu ruhu bize anlatır mısınız” diye…
Bir kişi bile anlatamaz çünkü hayali bir ruh!
Bunları niye yazdığıma gelince…
Binali Bey partisinin dünkü Grup toplantısında yine aynı sakızı çiğniyor ve Yenikapı ruhundan dem vuruyordu!
Gelirsen masaya üç defa vur ey Yenikapı ruhu!

GEÇMİŞTEKİ GENELKURMAY'I ÖZLÜYORUZ!

Suriye'de Esad rejimini devirmek için insanları öldüren Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) isimli bir terör örgütü var. Örgütün finansmanını
hırsızlar-vurguncular
ülkesi olan din tüccarı
Katar ve Suudi Arabistan sağlıyor.
Örgütte yer alan binlerce profesyonel çapulcunun maaşları bu iki ülke tarafından ödeniyor.
Onlarla birlikte Türkiye'de bu Sünni örgüte (Allah ne verdiyse!) destek sağlıyor.
Sınırımızda Esad'ı devirmek uğruna yoktan var ettiğimiz bir güruh!

* * *

Birkaç gün önce bizim Genelkurmay'ın resmi açıklaması vardı.
“…Çatışmalarda şu kadar ÖSO mensubu Esad
güçleri tarafından şehit edilmiştir.”
Demek ki bizim Türkiye'deki şehitlerimiz yetmemiş, şimdi hem de bizim Genelkurmay tarafından yeni bir kavram piyasaya sürülüyor:
“ÖSO şehitleri!..”
İnsaf yahu!

* * *

Burada söz Genelkurmay'dan açılmışken Anıtkabir'deki yeni bir gelişmeye de değinmek gerekiyor.
Genelkurmay'ın izniyle Atatürk'ün hemen yanı başında oyun parkı açılmış ve yapan (MNG isimli kargo şirketine) teşekkür levhası dikilmişti.
(Şirketin sahibi önde gelen iktidar yandaşlarından Mehmet Nazif Günal'dır.)
Toplumdan gelen yoğun tepkiler nedeniyle hem oyun alanı, hem de teşekkür levhası kaldırıldı.
Şimdi bir başka yenilik (!) ortaya çıktı.
Anıtkabir arazisine etrafı yüksek tellerle çevrili bir halı saha yapılmış.
Ey Anıtkabir'in her şeyinden sorumlu olan Genelkurmay, ciddiyetsizliğin bu kadarı olamaz…

* * *

Neredeyse “Anıtkabir'i imara açtık” açıklaması yapılacak.
Doğrusunu isterseniz ordumuzun ve Genelkurmay'ın geçmiş yıllardaki sağlam Atatürkçü-laik duruşunu çok özlüyorum.
Galiba son kale de artık düştü.
Nerelerden nerelere geldik, insanın aklı şu olanları almıyor.


-----Sözcü-----