|
Bejan Matur Şiirleri |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Allahın Çocukluğu İnsanın dönüp döneceği yerdir Çocukluğu. Sabah ezanı Bu yüzden Müslümanlara Allahın selamını öğretir. Allahın çocukluğu Gündoğumunda Ölüleri anmakla başlar. Ve anne ölür Ezanda ölür anne Selamı üzerine olan her çocuk Allahı düşünür. Dili vardır taşların. Sabahları en çok Islak bir huzurla Yatarken onlar İçleri ıslanmış kadınlar Pörsümüş yorgun erkekler Kutsanmak umuduyla Kıvrılır uyurlar. Hepsi laf bunların. Bana kalsa Ağır bir abdest kokusu İnce belli sürahiler Kadınların nemli apışaraları kokan Pazen donları. Burada Sözolmamış sesin kederiyle Başlar gün. Ve denir ki; Kaderinizi sevin Sevin kaderinizi Ve hayat için Tatlı bir tesadüf deyin. Ağır bir abdest kokusu İnce belli sürahiler Kadınların apışarası nemli pazen donları Ve mantarlı ayakları erkeklerin. Şadırvanda alaca su: Damlar Damlar. Ellerin beyazlığındadır ölüm Gövdenin kıvrımında. Benim erkeğimi isterken titreyen İçimin suyunda Ben unuttum her şeyi. Geldiğim yeri Annemi, babamı, Mezarlığa gitmeyi. Orada yapayalnız kaldı meşe Ölülerin arasında ölümü en iyi anlatan meşe. Bir ağaç nerede duruyorsa Benziyor oraya. Meşe mesela Akdeniz'de taşların arasında Farklı mı taşlardan? Selvi, ölülerin karanlık bir ah'la Durdukları son anın ipidir. Salkım söğüt, yaslı söğüt Suya kaptırmış içini, kırılgan. Benzer her şey baktığına. Ben anneme benzerim Babama da tabii. Ve büyük halamın evinde yaşayan kediye de. Aslında şu yeryüzünü denizlerle düşünmemiz yok mu Hata ediyoruz. Dünyanın nefes aldığı bir ilk andı denizleri yapan. Dağları yapan bir öfkeydi Böyle söylüyor ilk kitaplar. Her dilin kendinden önce, Çok önce bir hayatı var. Ve onu sadece Bu kitaplar konuşuyor. Susarak bakıyoruz biz Hatırlamayarak. Şairler bir bok anlamıyorlar aslında Dünyanın çocuk kalmış bir acısı var Ve bu ezanda çıkıyor ortaya. Allahın selamı ölülerin üzerine oluyor Aşk diye bir şeyin farkına varıyor insan Dönmeyi öğreniyor Yerden kurtularak Durmadan dönerek Çölde yaşayanlara fısıldanmış bir hakikatle Kurur toprak Nehir dediğin çölde kaybolur. Toprağını gizler nehir dediğin. Hiçliği tarif eden hiçliği anlar. Yokluğa bürünmek o ilk anda. Bir nehir tanıyorum Kayboluyor Bir çölün şehvetli karnında. Bir ayan olma hali belki, Ona en yakın göl Kayıklarını tutarak içinde, Balçığını yutuyor. Ama biliyor ki, Bir göl yutunca suyunu Ortada kalır Bir göl yutunca balıklarını Kararır. Tüm göllerini göremeden yeryüzünün Öleceğiz. Ne acı. Gündoğumuyla gelen huzura da Günbatımının sancısına da Yabancısın. De ki; Sabahın efendisi sen değilsin Kimse değil. Yol gidenin Gün dönenindir Şiir hayatın Ve görenin. Allahın selamı Müslümanların ülkesinde Ölülerin üzerine olsun diyerek Kanatır günü. İnsanın çocukluğu annenin ölümüyle başlar Bitmez çocukluğu annesi ölenin. De ki; Sabahın efendisi sen değilsin Kimse değil. Kanamış bir solukla bakmaktan Yoruldum. Kimsesi yok kimsenin. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri An ve Masal Güneşin ve suyun tadıyla Uçunca bulutların tarlasına Orada gece yok Gece olmuyor uzaklarda Boynumda gümüş bir kafes Sadakatsiz bir cariye gibi Uzanıp kıvrıldım ayın ortasına O bir dede Ben bir tanrıça Günlerce uçtuk alacakaranlıkta Boynum ince Kalbim boş Sürdüm yüzümü ağaçlara Rüzgâra sürdüm gözlerimi acıyla Geçtiğim yollar Ve uçtuğum O gecesiz gökyüzü Bulutların tarlasında oturan Tanrı kadar yorgun Fısıldadılar: An ve masal An ve masal |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Aşk İçin Gece 1. Olmamış iki hayvan gibiydik. O gece, Salınan bir kabuğun kalbinde Karanlığı duyduk, Bizden ötede Ve geride. Ay kendini dünyadan esirgemekle, Aşkı veriyordu bize. Ben anladım Ve dedim ki sevgilime, Seninim. Göğün karanlık bir köşesinde Küçük bir yıldız olmak arzusundayım Ve bu istek, İkimizi öldürmeye yeter. 2. Sevişmek bir sarmaşığın kalbiyle düşünmektir. Açmaktır kendini sonsuzluğa. Açtım ruhumu Çıplaktım Çırılçıplak. Birleşmek istiyordum karanlıkla. Kainatın boşluğunda, Peltemsi bir karanlıkla Gövdeme bulandı yıldızlar. Ruhum inceldi. Ve bir çiçeğin taze aklıyla uyandı aklım. Gözlerim yok. Olmasın Olmasın. 3. Açtım kendimi bir zambak arzusuyla. Bir zambak nasıl isterse çiğini sabahın Ve gece nasıl gölgeli ve nemliyse, Öylece açıldı ruhum. Son arzusuyla yöneldim suya Köklerimle bir kuyunun ıslak Duvarlarına tutundum. Köklerimin bana fısıldadığı yol, Ölümümdü. Bitti aşkım Yoruldum. Bitirdim aşkımı Ve onu bir zambağın Gövdesine sakladım. Bir zambağın kendini açma arzusuyla, Kapanma isteği arasında geçen an, O andı hayatı yapan. Ölümü ve aşkı içiçe kılıp Bizi kuyuda tutan o an. 4. Yaşlı Yorgun bir hayvanın yatağına çekiliyor içim Dağılıyorum. Ağır kokuyor dünya, kan kokusu bu, korkunç. Sevgilim döndü yalnızlığıma Öptü alnımdan ve güzelleştim. Böyle sabahlarda beni sevgisiyle acıtmış Herkesi hatırlarım. Eskidendi, koca bir ruhla giriyordum bahçeye Mavi çiçeklere bakıyordum ve işte şu diyordum Nasıl da benziyor bana. Öyle ya, Sevişmek bir sarmaşığın kalbiyle düşünmekti. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Ayın Büyüttüğü Oğullar Bize kanlı bir uykunun, bir kardeşlik sabahı başlatacağı müjdelenmedi. Cinayetten dönen kardeşiniz, gölgesini gizlediği duvarların ötesini görür. Ellerini yıkar ve sizi dünyada bir söz olarak bırakır. Sessiz bir törenle iç geçirme arasında duran yerde gömdüm onları. Ölü oğullar. Kurban hepsi. Sanki onlara, kurban oluşlarını hatırlatmak için var yeryüzü. Yüzleşiyoruz. Sızlanmaya başlayan bir çırpınmada "yeter" diyorum. "gidin ve öldürmeyin" ağzımda kesik bir gülüş. Kâbus olmalı. Bir cinayetten dönen kardeşim korkutuyor beni. Kanlar içinde uyanıyorum. Terliyim. Aç gözlerini. Tırnaklarını acıyan yerlerine bastır. Biri var mı göğsümü mendiliyle silecek. Kardeşim bir cinayetten dönüyor. Karanlık dehlizlerden. Siyah paltosu Ve gözleriyle. Ona benzemeyeceğim. Gece ayaklarımız okşandı ve büyük dağları geçeceğimiz söylendi. Karlarla bekletilmiş büyük dağları geçtik. Bahçede ilk gün keskin bir çizgiyle yan yana duran üç yıldızı gördük. Mutlak. Yol açıcı. "Bakmak istiyorum ayaklarına" dedi eğilen bir ses. Onlara, bir daha görüşmeyebiliriz demedim. Hepimiz biliyorduk. O dağ oğullarını yedi. Ve onları bir sese kapattı. Kolu yok kiminin. Kimi kör. Kardeşlik eski bir masalın bilgisinde kaldı. Kardeşlik acımaydı. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Bir Ruhun Soğuması Büyük bir kainatı geçtim denizinde ben. Ona bir gölgeden başlayarak oluşan ruhu gösterdim. Kanlı bir deniz ve yeryüzü sanılan boşluk. Boşlukta kımıldayan dünya. Şimdi kanatsızım. Kesik yerinden damlayan kanı dalgalar emdi. Ona bir ruhun soğumasını göstereceğim. Çocuk olmayı ve anneyi beklemeden karanlıkta uyumayı. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Boğulma Onunla eş bir kargıda sınanıyor göğsüm. Altın bir arabada göğe çekilen ben değilim. Ne de, kanatları var sanılan aşk. Suya dönen kalbin acısı. Yosunlu saç. Yılanla eşleşen varlık. Duygular, bir kapıdan geri döndüğünde gerçekleştirir ruhu. Günah yok. Yanılmış bir kalp var. Sular bir şey hatırlatmadığında. Her renk kendi bahtıyla boğulacak. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Buzul O gölde buzlarla çevrilmiş, binlerce yıldır ölüydüm. Uyandırdın. Uyandım ve yanmış bir ormanın sisinde buldum uykumu. Geceye yapıştı gövdem. Bir buzulun derin ışığından tene akan beyazlık Hatırlattı; O gölde yürüdün sen. Ten ve iz bırakarak. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Gece Gibi Öleceğim. 1. Dalaganın ötesine geçmekle oldu hayat Kanın aktığını görmekle. Kimsenin soluğu kesmiyor soluğumu Otların dilinden anlayan bir kadın tanıyorum Kuyuların gözlerinden öpen. Toprağın dilsiz neminden bana ulaşan buğu Biliyor, O gece ölebilirdim seninle. Ormanın karanlık şarkısı büyürken. Ama ben, Orada o taş merdivende Ölmek istedim İbret ey İbret. Gece gibi olacağım Karanlığımı örterek Seslere tutunacağım. Dokundum kalbime Kimsenin ruhuna fısıldayacak büyüsü yok. Olmasın Olmasın. 2. O gece ölebilirdim seninle Karanlık ormanda ilerleyen suda Suya düşen ay ve seslerle. Ormanın fısıltısı Birleşirken sonsuzlukla Dedim bak, kimse yok Bu yolun ölüme dönen kıvrımında. Karanlık çağırıyor bizi İstek yürüyor göcdelerimize Ölelim bu demirden kayıkta. Ölelim. Biz sanıyorduk ki, Bir yaradılış varsa aşkadır Ne hata. Sonsuzluğaymış meğer Sonsuzluğun koyu yapışkanlığına Herkes sussun Boşluktaki dilsiz yıldızların körlüğü gibi Dursun her şey yatağımda. Ben neye ağlayacağımı bilirim Hangi tenin beni öldürmeye yeteceğini. Bu son Artık uykusundayım herkesin Yaradılışı değilse de Yokoluşu gördüm. |
Cevap: Bejan Matur Şiirleri Her Kadın Kendi Ağacını Tanır Sana geldiğimde Kanatlarını, Siyah taşlarla örülmüş O ıssız şehrin üzerinde açacak, Bulduğum bir ağacın dallarına tüneyecek Ve acıyla bağıracaktım. Her kadın kendi ağacını tanır. Uçtum o gece. Karanlığın girmeye korktuğu şehri geçtim. Gölge olmayınca ruh yalnızdı. Uludum. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 16:09. |
|
Powered by vBulletin® Version 3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Site kurucuları: Damla ve Meltem