|
Yaşam sonrası provalarım.. Hala iki çay bardağı koyuyorum kahvaltı masasına. Kızıyorsun diye ikinci sigarayı yakamıyor, diş macununu ortasından sıkamıyorum mesela.. ve hala yıkamıyorum son kez üzerimizi örten yorganı. ki şimdi sen gittiğini zannediyorsun ya, oysa kilometreler sevgilim.. onlar seni benden alamıyor. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. bir kaç umut var, bir kaç da yara öyle büyük değil bir kaç ömürlük hüzün sırtımda bir kaç mutluluğa tutsak uysalca.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Veda etmeli bazen en çok sevdiğine, çok severken. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Biliyorsun ya susarak yaşamak zorundayım seni Bu yüzden gecelere ve sözcüklere Bölüyorum ağırlığını... |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Ruhumun tutunduğu her dal koptu ve artık bu bedenin ayakta duruşu sadece bir yanılsamadır. Ama derdim bu değil: hayallerimi gömeli çok oldu. Arzularıma ise kulak asmayı bıraktım. Çünkü hayat, iyilerin göz yaşlarıyla ve mutluluğu hak etmeyenlerin sırıtışlarıyla dolu. Mühim değil.. Bir kaç güzel anı ve içten tebessümlerim oldu. Fazlasını umarak asıl, en büyük kötülüğü ben kendime yaptım. Umut, lezzetli bir intihar olabiliyor. Güvenmek, insanı zayıf kılabiliyor. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Yalnızlık her acıyı abartır. Çünkü duygular saklandıkça azalmaz, aksine şiddetlenir. Ve insan yalnızlaştıkça acı eşiği de yükselir. Öyle ki, bir zaman sonra hiç bir şey canını yakmaz olur. Hissizleşmek, yalnızlığın son evresidir. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Sorun yalnızlık değil, hiç olmadı Tek kişilik bir bilettir yalnızlık Ve bir sandalyeye bağlamışlar 3.sınıf bir filmi izletiyorlar zorla Sorun yalnızlık değil, hiç olmadı Yıllar sadece, beklemiyor hayallerimi Aklımın sokaklarını izliyorum Geçen ise sadece zaman Sorun yalnızlık değil, hiç olmadı. Hayatın anlamı kadar göreceli manzaralarda ölmek kadar kati hayaller kırdım ve o kırıntılar ile kesildi bileklerim. Durmaksızın zaman aktı içimden. Zaman kaybından öldü aynalarımı dolduran ve şimdi bir ceset ile yaşıyorum artık: gerçek yoksulluğun yalnızlık olduğu ülkemde.. Nefes aldığıma bakma İçim ölüdür benim Neyse, dedim ya: Sorun yalnızlık değil, hiç olmadı. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. söylenecek tüm sözler söylenmiş sevilesi tüm kadınlar sahiplenilmiş yaşanası tüm yıllar defolup gitmiş gibi hem nasıl yazılır anlamsızlık? anlatmak zor, yaşamak da cesur sözcükler dayandığında şakağa oysa onca duygu ve yıkılan duvarların enkazı boşa gitmemeli hem midesi kelebekler ile dolu bir çocuk kusarken zihnimde, yazmalıyım..yoksa hiç susmayacak yakasına yapıştığım keşkeler yolunu gözlediğim iyikilerin sessizliğinde. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. İkiden bir çıkınca, bir kaldığı yalan. Sen gidince, ben kalır mıyım o zaman...! |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. -Neden ağlıyorsun küçüğüm, söyle bana? -Marta, reddedilmek yalnızlıktan daha çok mu acıtır? -Hayır tabi ki. Sana acı veren şey reddedilmek değil ki. -Ama içimde cam kırıkları var Marta. Çok…çok acıyor. -Kaybetmekten korktuğunu elinden aldıklarında böyle hisseder her insan. Büyüyorsun artık. Sevmenin sevilmek için yeterli olmadığını öğreniyorsun. -Bence sevince sevilmeli insan. Sana söz veriyorum, beni kim severse sevsin ben de onu seveceğim Marta. Onunda içinde camlar kırılsın istemem. Çok acıyor çünkü. -Keşke o kadar basit olsaydı küçüğüm. İnsan seveceği kişiyi seçemiyor ki. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Herkes bencildir, Kendi yaraları iyileşsin diye yaralar mutlaka birilerini, Kimi bile isteye yapar kimi farkında olmadan. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. gelme küçüğüm.. ayaklarına batar hayal kırıklıklarım dur! daha fazla dolaşma kalbimde ellerim ellerini yakar aşk ise rüzgarım kor kesilir, ölür, öldürürüm ruhuna zincirlerim ruhumu bir daha kaçamazsın benden fırtınalar yanaşır limanlarıma ne sevişmeler ne de zaman ne zulüm ne de ölüm dindirebilir akıl fikir hak getire.. dur! yaklaşma bana aşk bu küçüğüm sevmeye benzemez. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Bil ki, Allah seni koruyor İyi görünümlü kötülüklerden de iyi sandığın kişiliklerden de hatta kendinden bile. Allahım, yüreğimdeki acıya fısıldadım usulca adını. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Bahara yahut yaza muhtaç olmamalı insan. Bir adam, bir kadın eli tutulunca misal, gülünüp geçilmeli kışa. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Ne aciz bir ruh ki bu bir kelime dahi paramparça edebiliyor ve ne gurursuz bir ruh ki bu bir kelime ile parçalayana sarılabiliyor. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. aşk var çünkü sen yoksun. Oysa olsan şimdi, ellerini keşfeder, gözlerini ezberlerdim. Saçını koklar, sesinin saçıldığı dudakları izlerdim. Ve tüm bunlara sığınır, cesaretlenirdim. Sonra biterdi tüm meraklar ve tekrarlar başlardı. Tekrar ve tekrar.. Gerisi Ezberdi. Meçhulsuz yolların aşina patikalarında omuz silkerdik. Ama gel gör ki yokluğunun nimetleriyle baş başayım. Aşk, böyle bir şey olsa gerek. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. https://68.media.tumblr.com/305f28f5...jlh8o1_500.gif https://68.media.tumblr.com/6d8157e8...jlh8o2_500.gif Kalbimi kırdığında dilediğin özür. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Aklım sende, yüreğim sende, sen nerdesin? |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Az önce fark ettim de başucumdaki saat durmuş tam ikiyi on geçe.. dün ben o saatlerde sendeydim.. aklımda sana ait binlerce soru ile boğuşuyordum.. ömrümü karşılıksız bir aşka kurban etmenin amansız hıçkırıklarını bastırmaya çalışıyordum.. sen uyurken seni izlemeyi, üzerini örtmeyi, yavaşça saçlarını karıştırmayı düşlüyordum.. sonra bir ara kaybettim kendimi.. yanımdasın sandım.. kahvaltı hazırladım.. çay doldurdum.. deliler gibi saatlerce karşımdaki o boşluğa itiraf ettim aşkımı.. “gözlerin” dedim. “öyle güzeller ki!..” |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. http://68.media.tumblr.com/56a4c1b42...jifo1_1280.jpg Yüreği ellerindeydi adamın, daha nesi kalmıştı ki verebilecek kadının? |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. http://68.media.tumblr.com/d2b7625ce...pjifo1_500.jpg Günaydın sesindeki huzuru sevdiğim |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Ellerimi bıraktı.Bir yaprağın dalından kopuşu gibi. Bana kenetlenmiş gözleri büyüyordu ve cevabını veremeyeceğim, engin bir Türkçe isteyen o yalın, masum soruyu sordu: ‘‘Beni seviyor musun?’’ Seni sevmek mi? Başka bir şey yapamıyorum ki Sen ışık olsan, ben karanlık olabilirim ancak Geceyim say misal Beni öldüren güneş isen Beklemem mi sanıyorsun doğuşunu Sana dokunmak erimek olsa Bir kardan adam misal Kucaklanır sıcaklığın, aydınlığına sarılırım Ve soruyorsun ya hani Ben, ‘‘seni seviyorum’’ diyerek kısıtlayamam ki kendimi Ne basit, ne sıradan bir kelam.. Seviyorum seni ha? Yo.. Kusuruma bakma Oysa isterdim bir kaç kelime ile hislerimi anlamanı Mümkün olsaydı şayet.. Bin ciltlik ansiklopediyi özetleyebilir misin bir sayfada? Yo.. Ben diyemem öyle. Hani dersem de bil: O an anlatamadığımdan içimdekileri Acizliğimdendir sadece.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. - Niye uyuyamıyorsun ki + Düşünüyorum. - Neyi düşünüyorsun? + boşver. - söyle hadi kızmayacağım. +onu düşünüyorum İyi mi kötü mü yalnız mı üzgün mü uyuyor mu ne yapıyor.. - iyi b'k yapıyorsun sen burada saçma salak düşüncelerle sabahla o da elin adamıyla gülüşüp oynaşmaktan uyuyamasın, -Salaksın biliyorsun değil mi? +Biliyorum. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Adam kaybetmek istemezdi sevdiğini ama o istemedi diye elinde, dilinde, yüreğinde kalmadı ne gitmem diyeni ne de senden başka ten bilmem diyeni. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Henüz gömülmemiş çok fazla ölü var içlerindeki ruh çoktan terk etmiş onları çoktan kırmışlar hayallerini umutlarını boğup yalnızlıkları ile sevişmişler hayat ile hastalanmış, ölmüşler çoktan ne mutluluk istiyorlar ne de bir başka şey bekliyorlar sadece neyi? eminim onlar da bilmiyorlar. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Ve şimdi aşk ; Yaz' ın ortasında bir kar tanesiyle tanışmak gibi. Can Yücel |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Sana dokunarak yok edebilirim kendimi karanlığımı terk eder, ışık saçarak ölebilirim bir astroidin atmosfere girmesi gibi hatta dilek tutar cesedimi izleyenler bir son ki, tüm o diğer ölümleri kıskandırabilirim. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Lütfen hayallerimi terk ediniz henüz aşık olacak kadar tanımıyorum sizi lütfen çekiniz gözlerinizi üzerimden baktığınız ve gördüğünüz arasındaki fark tahmin ettiğinizden çok daha fazla hayır korkum yok lakin sonlarına aşina olduğum başlangıçlarım var ki siz romantik komediye iki bilet ben dramalar tüketiyorum perdemin önünde koca salonda tek kişi korkum yok evet hem siz bana bakmayın zaten birazdan ben gelirim sizin masanıza konuşmam ama anlatırım yanınızda durur öylece izlerim şaşıran çehrenizi ve kalbinize dokunur karışabilirim size çapkın değil, umutluyum ben: gelecekten, aşina sonlarımın bir gün biteceğinden ve yeri gelmişken, beni fetheder misiniz hanımefendi? ruhum diyorum, şuan nasıl da başka bir ruhun işgaline muhtaç, anlatamam. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Ancak ölünce ölümsüz olabilir insan başka bir yolu yok mu derseniz, var elbet lakin size aşkı anlatacak kadar iyi hissetmiyorum kendimi. Ölün bence.. çünkü ölmek daha kolay, daha acısız bir yoldur. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Gece yine kavrıyor boğazımı ve ellerinden kaçacak kadar uykum yok. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Anlıyorum: bir insan başka bir insan hakkında ne kadar az şey bilirse onu o kadar çok severmiş. zira sevmek, tanıdıkça öldürülen bir meraktır. ölüm gibi: siz varken o yok, o varken siz.. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Kalbindeki boşluğa yenilir insan. Bazen kaybetmek için bir düşmana ihtiyaç yoktur. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. ''alıp başımı gitmek isterdim isterdim ama, kalırdım.'' |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Bir kadının içine girmenin bir sürü yolu varken; biz erkekler, kasıklarını tercih ediyoruz. Ve yavaş yavaş unutuyoruz asıl değerli olanı. sonrasında aşka inanmayan insanlar olup çıkıyoruz. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. Vazgeçemediğim zincirlerim Sarıldığım parmaklıklarım var Gözlerinde başlayıp Avuç içlerinde biten Oysa tam özgürüm diyorum Adın düşüyor dilime Tam özgürüm diyorum Hayaline çarpıyor zihnim Yutkunuyorum özlemini Bedenim yetmezmiş gibi Bir de seni sırtlıyor ruhum Ve kızıyorum kendime Sanki seni sevmiyor da adeta.. Sana kendimi bağışlıyorum. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. sevmek bir dudağı değil öpmek bir eli tutmaya korkarcasına kışın unutmak üşümeyi kalbi yakan bir ismin gölgesinde onsuz ise en güzel rüyalardan sıçrayarak uyanmak sevmek kendini onda hatırlamak ve unutmak her şeye son vermek ve her şeye başlamak elindeki çiçekler ile yürümek cadde boyu yürümek, koşmak, uçmak belki de en sert düşmelere dahi gülmek ki sevmek yaralar açsa da ruhunda bir madalya gibi her birini gururla taşımak. |
Cevap: Yaşam sonrası provalarım.. "beni olduğum gibi kabul et , ancak o zaman birbirimizi keşfedebiliriz .." |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:57. |
|
Powered by vBulletin® Version 3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Site kurucuları: Damla ve Meltem