Ah yine ben, yine.
Bu sefer beceriksiz oluşum ile ilgili bir anımı anlatacağım sizlere.
Geçen yaz, can sıkıntısına bir cafe'de garsonluk yapmaya çalışıyordum. Ama öyle 10-15 çayı anda hiç taşımamıştım. Neyse, ilk deneyimmim oldu diyelim ve başlayalım.
Masaların arasından geçerken , (elimdeki tepsi de 3-5 tane çay kalmıştı) bir kel adamın arkasından geçmek zorundaydım. Duvar ile sandalye arası dediğim yer. Çay isteyen vardı çünkü tam çaprazında ve başka geçiş yerim yoktu.
Adama rica ettim "Sandalyenizi çeker misiniz?" Böm böm suratıma baktı, ne diyor bu gibisinden. Bekledim, "Abi, sandalyeni sana zahmet çeker misin? Geçmeye çalışıcam, çaylar üstünüze dökülecek." Bu sefer tınlar gibisinden 'Geçebilirsin, garsonsun beceriklisindir herhalde' gibisinden bir şey dedi.
Bende sen misin bunu diyen deyip, arkasından zorla geçeyim derken sen tepsi şangırt diye adamın tepesine dökül. Ama 'yandıımmmm' diye bağırması, efsaneydi.
Adam zaten ayağa kalktı, o bana sövüyor - bende tabi altta kalır mıyım? Bende ona aynı şekilde tepki veriyorum.
Sonra Allah'tan çalıştığım yer tanıdık, hepsi "kız seni insanca uyardı, çekilse idin böyle şey olmayacaktı" vs bir kavga.
Ama ne gülmüştüm o kel adama ya.
Ohh iyi oldu, canıma değsin dedim resmen.
Nutella
Üyelik tarihi
19 Kasım 2016
Mesajlar
36.461
Seslenildi
2279 Mesaj
Etiketlendi
107 Konu
Ruh Hali
Kel adamın kafasına çayları boca ettim
23 Kasım 2017
Kel adamın kafasına çayları boca ettim
- Paylaş
- Share this post on
- Digg
- Del.icio.us
- Technorati