Gidiyorsun… Vakit, kıyamete ramak kala..
Bağrıma öyle bir sur üflendi ki, daha birinci evrede yıkıldı gönlümün gülruh sütunları..
Sen bensizliğe giderken, ben şimdiden sensizlikte kök saldım gül yüzlüm..
Sessizliğe büründüm, sessizliğini dinledim attığın her adımda..
Gözlerine bakmamak için yumdum gözlerimi; ağladım, içime aktı gözyaşlarım..
Ömrümün sonuna benzeyen son bakışlarını esirge benden,
Bana kalan, ilk günki nazarın olsun…
Elveda demeye dönmesin dilin, yetmesin nefesin..
Birazdan geri gelecekmiş edasıyla git,
Bana bir ömür beklemek kalsın…
Gidiyorsun işte… Vakit bile kıyamete düştü…
Şimdi hangi vakit seni buluşturur benimle..
Çöktü bütün hayaller, gönlüme berzah düştü…
Bir harabenin içine atıp beni, nereye gidiyorsun böyle?
Alıştım yanında çocuk kalmaya, şimdi nasıl büyürüm..
Düşersem kanayacak dizlerim..
Bir cümleye döküp içimi, nice sırlar gizlerim..
Mahmur bakışlarımla yokluğuna düşüşümü izlerim..
Sen giderken bin damla yaş düştü mendilime,
Hem sevip, hem ayrılmayı dokudum kilime…
Sen gittin;
Hasret dağının gölgesinde kaldım,
Hasretinden Güneş görmedi yüzüm,
Yerimde saydım..
Sen gittin;
Bırakıp gittiğin günde esirim,
Gecelerime benzedi gündüzüm,
Müteessirim..
Ah şu gidişler yok mu; bin gelişlerin sevincini, bir gidiş tüketir.
Kadim Dolunay
Asrevya
Üyelik tarihi
03 Şubat 2015
Bulunduğu yer
Antalya
Mesajlar
20.169
Seslenildi
1439 Mesaj
Etiketlendi
51 Konu
Gidiyorsun | Kadim Dolunay
20 Şubat 2015
- Paylaş
- Share this post on
- Digg
- Del.icio.us
- Technorati
Değeri değere değen kavrar.
Bilgi kokmayan karşı çıkışlarda cehalet kokusu ve kompleks vardır.