Evlilik Teklifi,Yaşanmış Aşk Hikayeleri,MURAT GÜNEŞ Hikayeleri

EVLİLİK TEKLİFİ


İkimize artık sokaklarda yetmiyordu dünya bizim olmalıydı
Koca İstanbul bile aşkımıza ufak geliyordu
Sanki dünyadaki tek aşıklar bizmişiz gibi
Bizden başka her şey gözümüzde küçülüyordu

Hadi anladık İstanbul ufaktı ikimize dar geliyordu
Biz bize ayrılan zamanla da yetinemiyorduk

Sürekli şikayet ediyorduk
Günler neden uzamıyor ki
Dünya güneşin etrafında iki kat hızla dönemez mi
Akreple yelkovan da bizi düşünsün az biraz fazla mesai yapsınlar
Günlerde kırk sekiz saate çıksın ne var canım olamaz mı
Bazen kendi kendimize konuşurken böylede saçmalıyorduk

Belki saçmalıktı ama bizim hoşumuza gidiyordu
Bunları konuşurken mutlu oluyorduk
Şimdi düşünüyorum da bir daha aşık olsam bunları yaşarmıyım
Böle konuşurmuyum çocukça saçmalarmıyım
Doğrusunu söylemek gerekirse bilmiyorum

Bildiğim tek şey bu hikayeleri yazarken aklıma O geliyor
Kendisi şiir yazdığı için bana da sevdirmişti
Ben ilkokul mezunuyum
Ondan önce elime hiç kalem almıyordum
Kitap bile okumuyordum

Şimdi sizler yazdıklarımı okurken güzel olmuş diyip bana teşekkür ediyorsunuz
Eğer bir tesadüf yazdıklarımı görüpte okuyorsa
Bana bu alışkanlığı kazandırdığı için bende Ona teşekkür ediyorum

Hikayeye Dönecek Olursak...

Her an beraber olmalıydık
Böyle gizli kaçamak buluşmalar artık bir son bulmalıydı
Çünkü hep eksik kalıyordu kurduğumuz hayaller evlenmediğimiz sürece
Tam beş sene geçmişti dile kolay
Artık evlenmeliydik
Dört nala koşmalıydı mutluluk içimizde

Yine bir hafta sonu günlerden pazar sahilde kahvaltı yapacağız
Planını bir kaç gün önceden yapmıştı
Sabah erken kalk unutma ha diyerek beni tembihlemişti

Ben izinliydim buluşmak için yalan söylememe gerek yoktu
Bu sefer Onun annesi izin vermiyordu
Bu kadar yalana hangi anne dayanabilir ki
Babalar kızlarını çok sever ya Oda babasından izin koparmıştı

Bende bu plan hoşuma gitmiş önceden hazırlık yapmıştım
Tektaş bir yüzük almıştım
Ufak narin parlak bir şey
Kızlar bunu neden çok seviyor alırken fiyatından anlamıştım

Hayalim şuydu
Kahvaltımızı yaptıktan sonra güvercinlere yem atarken
ellerimiz birleşip göz göze geldiğimizde evlenme teklif edecektim


Her şey düşündüğüm gibi oldu
Beraber kahvaltı yaptık
Sahilde yürürken hayal ettiğim an geldiğinde evlenme teklif ettim

Nasıl mı?
Ellerini tuttum gözlerine bakarken şu cümleler dudaklarımdan dökülüverdi
Yüzündeki şu mutluluğu
benimle ömür boyu paylaşırmısın dediğimde dayanamayıp boynuma sarıldı
Sonra cebimden yüzük kutusunu çıkardım görünce iyice şaşırdı gözlerinin içi gülüyordu
Yüzüğü parmağına taktığımda evet diyerek boynuma bir kez daha sarıldı

Sürekli şu kelimeleri tekrarlıyordu seni seviyorum seni seviyorum seni seviyorum

Gören olur mu diye artık korkmuyorduk
Boynuma sarıldıktan sonra dudağımı öpmeye başladı bırakın korkmayı utanmıyorduk da
Nerdeyse beş dakika öpüştüğümüzü hatırlıyorum

Bu an unutulur gibi değildi
Bizi tanıyan bir yazar olsa hikayelere konu ederdi
Şimdi biri o hikayeleri yazıyor
İyi mi kötü mü bilmiyor ama yazarken içinden geldiği gibi anlatıyor



MURAT GÜNEŞ