Allah’ın yüklediği ibadet mükellefiyetini sırtında taşımaya sabretme, O’ndan gelen şeyler karşısında sarsılmama, O’nun kapısından ayrılmama, günah fırtınaları ve günah tufanı karşısında kendini koruyup dişini sıkma vs. bunlar dinin yarısını teşkil etmektedir. “Oruç ise sabrın yarısıdır.” Zira sabrın diğer yarısı başka şeylere dağılmıştır.
Oruçta bir yönüyle şehevât-ı nefsâniyeyi gemleme oldugu için, günahlara karşı sabır, diğer bir yönüyle aç-susuz durma gibi (hususiyle sıcak günlerde) bir işin altına girmekle ibadete karşı sabır vardır. Böylece oruç, dinin dörtte birini teşkil etmiş oluyor. Dolayısıyla o, dört büyük ve mühim esas olan namaz, oruç, zekât ve hac ibadetlerinden biridir. Ve hem de yukarıda da belirttiğimiz gibi oruçta, hem ibadet taate, hem beşerî arzu ve isteklere, hem şehevânî duygulara ve hem de kaprislere bir set çekme ve mani olma hâli vardır.
Allah’ın yüklediği ibadet mükellefiyetini sırtında taşımaya sabretme, O’ndan gelen şeyler karşısında sarsılmama, O’nun kapısından ayrılmama, günah fırtınaları ve günah tufanı karşısında kendini koruyup dişini sıkma vs. bunlar dinin yarısını teşkil etmektedir. “Oruç ise sabrın yarısıdır.” Zira sabrın diğer yarısı başka şeylere dağılmıştır.
Oruçta bir yönüyle şehevât-ı nefsâniyeyi gemleme oldugu için, günahlara karşı sabır, diğer bir yönüyle aç-susuz durma gibi (hususiyle sıcak günlerde) bir işin altına girmekle ibadete karşı sabır vardır. Böylece oruç, dinin dörtte birini teşkil etmiş oluyor. Dolayısıyla o, dört büyük ve mühim esas olan namaz, oruç, zekât ve hac ibadetlerinden biridir. Ve hem de yukarıda da belirttiğimiz gibi oruçta, hem ibadet taate, hem beşerî arzu ve isteklere, hem şehevânî duygulara ve hem de kaprislere bir set çekme ve mani olma hâli vardır.
Oruçta bir yönüyle şehevât-ı nefsâniyeyi gemleme oldugu için, günahlara karşı sabır, diğer bir yönüyle aç-susuz durma gibi (hususiyle sıcak günlerde) bir işin altına girmekle ibadete karşı sabır vardır. Böylece oruç, dinin dörtte birini teşkil etmiş oluyor. Dolayısıyla o, dört büyük ve mühim esas olan namaz, oruç, zekât ve hac ibadetlerinden biridir. Ve hem de yukarıda da belirttiğimiz gibi oruçta, hem ibadet taate, hem beşerî arzu ve isteklere, hem şehevânî duygulara ve hem de kaprislere bir set çekme ve mani olma hâli vardır.
Allah’ın yüklediği ibadet mükellefiyetini sırtında taşımaya sabretme, O’ndan gelen şeyler karşısında sarsılmama, O’nun kapısından ayrılmama, günah fırtınaları ve günah tufanı karşısında kendini koruyup dişini sıkma vs. bunlar dinin yarısını teşkil etmektedir. “Oruç ise sabrın yarısıdır.” Zira sabrın diğer yarısı başka şeylere dağılmıştır.
Oruçta bir yönüyle şehevât-ı nefsâniyeyi gemleme oldugu için, günahlara karşı sabır, diğer bir yönüyle aç-susuz durma gibi (hususiyle sıcak günlerde) bir işin altına girmekle ibadete karşı sabır vardır. Böylece oruç, dinin dörtte birini teşkil etmiş oluyor. Dolayısıyla o, dört büyük ve mühim esas olan namaz, oruç, zekât ve hac ibadetlerinden biridir. Ve hem de yukarıda da belirttiğimiz gibi oruçta, hem ibadet taate, hem beşerî arzu ve isteklere, hem şehevânî duygulara ve hem de kaprislere bir set çekme ve mani olma hâli vardır.