Doğum lekeleri, bebeklikten çocukluğa geçilen yıllarda bazen kaybolurken bazı durumlarda da hayat boyunca bedende taşınabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ercan Tutak, doğum lekeleriyle ilgili bazı noktalara dikkat çekiyor.

Doğum lekeleri, ailelerin çocuk doktorlarına en sık sorduğu sorular arasında yer alıyor. Bu lekelerden en sık rastlananları halk arasında ‘leylek ısırığı' olarak biliniyor ve genelde gözkapakları, iki kaşın arası ve ensede yer alıyor. Kabarık olmayan bu lekeler, ince kan damarlarının genişlemesiyle oluşuyor. Sağlığı tehdit etmeyen lekeler çoğunlukla 6 ay-1 yıl içerisinde kayboluyor. Lekelerin yüzde 90'ı ciltten kabarık değilse, genellikle ilk beş yaş içinde kayboluyor.



Bazı kalıcı lekeler yok edilebilir

Bebeklerde görülen doğum lekelerinden bir diğer tür de genellikle bebeğin yüz kısmındadır. Yenidoğan bebekte fark edilemeyecek kadar açık renkteyken giderek koyulaşır. Bu lekeler, cilde çok yakın olan kılcal kan damarlarının genişlemesi sonucu oluşur. Kabarık olmasa da kalıcı olan bu lekeler ilerleyen yıllarda estetik açıdan sorun oluşturabilir. 4-5 yaş sonrasında lekelerin yok edilmesi için gerek görülürse lazer tedavisi uygulanabilir.
Ben muayenesi önemli

Bebeklerde daha nadir rastlanan bir diğer doğum lekesi ise geniş alan kaplayan, bazen üzeri kıllı olabilen benlerdir.

Bu benlerin sırtta yer alması özellikle omurilik anormalliklerine işaret edebileceğinden mutlaka konu ile ilgili ileri tetkikler yapılmalıdır. Deriden hafif kabarık, koyu siyah renkli benlerin de kanserleşme riski açısından sıkı takibi önemlidir.
Kanama ve enfeksiyon riskine dikkat!

Damarsal kaynaklı bir diğer cilt lekesi, ‘çilek hemanjiyomu' adını taşıır. Bu, kanama, enfeksiyon ve iz bırakma gibi nedenlerle estetik açıdan en fazla soruna neden olan leke türüdür. Bebeklik döneminde hızla büyümeyi sağlayan hormonal faktörler bu tür damarsal şişkinliklerin de büyümesine neden olur. 2-5 yaş arası bu büyüme hız keser ve ergenlik dönemine doğru kaybolmaya başlar. Bu tür lekeler, estetik açıdan sorun oluşturmasının yanı sıra göz kapağına yerleşmesi durumunda görme problemlerine, burun kanadına yerleşirse de tıkanıklığa yol açabilir.