Kamboçya katliamı ya da başka bir ifadeyle batılıların da dediği gibi Kamboçya soykırımı, tarihin gördüğü en vahşet vericici soykırımlar arasında yer almaktadır. Bir Asya ülkesi olan Kamboçya, uzun yıllar Fransız sömürgesi olarak kalmış ve sonrasında Fransızların ülke ile ilişiğinin kesilmesinin sonrasında ülke kendi kendini yönetmeye çalışmıştır. Kamboçya’da 1975 yılına gelindiğinde, ülkenin Fransa’da eğitim almış olan Pol Pot tarafından yönetilmeye başlanması ülke tarihine geçecek bir katliamı da beraberinde getirmiştir. Khemer Rouge regimi tarafından gerçekleştirilen soykırımı bizzat Pol Pot yönetmekteydi. Kamboçya Sivil Savaşı bağlamında gerçekleşen bu kıyım sonrasında milyonlarca insan hayatını kaybetmiştir. Tarihler 17 Nisan 1975 yılını gösterdiğinde, Pol Pot yönetimindeki Khemer Rouge rejimi askerleri, Kamboçya’da yaşayan ve entelektüel ya da başka bir ifadeyle aydın olduğu düşünülen insanları yavaş yavaş katletmeye başlamıştır.



1975 yılında ülkesinde devrim yapan Pol Pot, batılı ile bir şekilde etkileşimde bulunduğunu düşündüğü bütün kişileri ve aynı zamanda devlet kurumları olan bankalar, fabrikalar, hastaneler, eğitim kurumları gibi bir çok yapıyı devre dışı bırakmıştır. Bunlara karşı acımasız bir savaşa girişen Pol Pot, batıya ait olduğunu düşündüğü ne varsa bunları ya imha etmiş ya da kullanımı askıya almıştır. Pol Pot, gözünü Kamboçya halkına dikmiştir. Ona göre Kamboçya’nın refah düzeyinin artması sadece ama sadece komünizm sayesinde olacaktır ve bunun içinde sadece çiftçi ve tarım ve hayvancılıkla uğraşan kişiler yaşamayı hak ediyordu. Pol Pot, bu düşüncesi uyarınca hemen harekete geçti ve eli kalem tutan okuyabilen hatta gözlük kullanan ve gözleri bozuk olan herkesi hedef olarak belirledi ve öncelikle bu kişilerin katliamına öncülük etti. Kamboçya halkına işkence yapan Khemer Rouge rejimi, insanların gözlerini oyuyor, kadınların göğüslerini ve cinsel organlarını kesiyor. Hamile kadınların karınlarını yararak bebeklerini çıkarıyor ayrıca da bu kişilere tecavüz ediyorlardı. Bunun yanı sıra erkeklere de testis kesme gibi cinsel içerikli işkenceler uyguluyorlardı.

İşkence yapmadan neredeyse öldürülen yoktu. Öncelikle uzuvlarını kesiyor ve belirli bir süre acı çekmeleri sağlanıyordu. Bu anlamda hayatta bırakılanlara da adeta ”ayağınızı denk alın” mesajı veriliyordu. Şiddete sınır tanımayan Pol Pot, 1975 ile 1979 yılları arasında süren bu soykırımda yaklaşık olarak 3 milyon kişinin canına kıymıştır. İşkence olmaksızın herhangi birinin öldürülmesi de suç olarak kabul ediliyordu. Bu anlamda askerlere insanlar üzerinde dilediğinizi yapabilirsiniz algısı yaratılmıştı. Rejim askerleri de türlü türlü işkenceler yapmaktaydılar. 1979 yılına gelindiğinde ve savaş sona erdiğinde ülke nüfusunun yaklaşık olarak %25’lik kesimi artık hayatta değildi. 2001 yılında yapılan bu soykırıma karşı Kamboçya hükümeti harekete geçti ve Khemer Rouge’un emir komutasında olan ve soykırım yapan Nuon Chea ve Khieu Samphan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmıştır.